Basın Açıklaması... Teker Teker Değil, Hep Beraber! (01.12.2009)
BASIN AÇIKLAMASI
TEKER TEKER DEĞİL HEP BERABER!
Hükümetin 4-Aralık-2009 tarihinde ısrarla uygulamaya koyacağı tasarruf amaçlı yeni önlemler sonrasında ; Eczanelerin % 25 küçüleceğini ,çok sayıda Eczanenin kapanacağını ve binlerce çalışanın işsiz kalacağına dikkat çeken İzmir Eczacı Odası Başkanı Ecz. Tuncay Sayılkan bir basın açıklaması ile eylem planlarını açıkladı ve yetkilileri uyardı. Tuncay Sayılkan’ın açıklaması aşağıdadır.
Değerli Basın Mensupları,
Biz eczacılar kimilerince devrim (?) olarak nitelendirilen sağlıkta dönüşüm sürecinde ve “ben yaptım oldu” yaklaşımı ile sıkça değişen uygulamalar sonucunda defalarca önemli kayıplar yaşadık. Sürekli özveri istenen ama her defasında öz sermayesi eriyen bir meslek grubu olarak , sağlık hizmetini sürdürmeye çabalarken bir yandan da yetkililerden kalıcı çözümler bekledik.
Eczanelerden sağlık hizmeti alan vatandaşlarımız, tasarruf amaçlı düzenlemeler sonucunda ilaca erişimde her geçen gün daha büyük zorluklar yaşıyorlar. Geçimini zor sağlayanlar, bu ülkenin yoksulları ve yoksullaştırılmakta olanları sürekli zamlanan muayene ücreti ödemek zorunda bırakılıyor. Prim borcu, ya da birikmiş muayene ücretini ödeyemedikleri için ilaçlarını alamadan eczanelerden ayrılıyorlar.
Biz eczacılar, bizimle hiç ilgisi olmayan muayene ücretlerini tahsil etmekle “görevlendiriliyor”, adeta  kamunun tahsildarı haline getiriliyoruz. Son beş senedir, bir gecede çıkartılan kararname ve tebliğlerle gün geçtikçe eritiliyoruz, her gün kurallar değişiyor, reçete onay sistemi çalışmıyor, eczanelerimizde sürekli bir gerginlik altında hizmet vermeye çalışıyoruz.
Biz eczacılar, artık daha fazla bu tabloyu yaşamak, hastalarımızın ilaçlarını  ve danışmanlık hizmetini alamadan eczanelerden çıktığına tanık olmak istemiyoruz. Kamunun sağlık hakkını, yaşama hakkını koruduğunu görmek istiyoruz, onu her geçen gün yerle bir ettiğini değil.
Değerli Basın Mensupları,
Bütün bunlar yetmezmiş gibi; SGK yetkilileri ve hükümetin ekonomi kurmayları eczanelerimize ve halk sağlığına esas darbeyi 4 Aralık’ta yürürlüğe girecek uygulamalarla vurdu. Bürokratlar ve ilgili Bakanlar da dâhil herkesin kabul ettiği gerçek şu ; 4 Aralık’ta tasarruf amaçlı mali tedbirler bu haliyle başlayacak, bunun bedeli hastanın ve eczacının sırtına yıkılacak olursa ilk elden 3000 eczane, yılsonuna kadar 7000 eczane kapanacak ve çalışanları işsiz kalacak. Bunu herkes biliyor. Ama anlaşılan yetkililer Türkiye’deki eczanelerin üçte birinin kapanmasında, geri kalanların da raflarının boşalmasında ve binlerce çalışanın işsiz kalmasında bir sakınca görmüyor.
Bizler ise bunda bir sakınca, hem de ciddi bir sakınca ve zarar gören tarafız. Sadece eczaneler açısından değil, halkın sağlığa ulaşmasının biraz daha zorlaşacak olması nedeniyle, ilaçta tasarrufun bedelini ilaç alanında hangi aktörler büyüyorsa onlar ödesin diyoruz.
Değerli Basın Mensupları,
Şimdi ertelemeler sonrası ortaya çıkan “4 Aralık 2009” tarihi ve uygulamalar bu tarihte mevcut şekilde gerçekleşirse , mesleğimizle ilgili son yılların en büyük yıkımı öncesindeyiz.Halk sağlığı açısından bu tedbirlerin sonuçları ne olacak?
Birincisi, kapanacak eczanelerimizin 3.000’i tek eczane olarak ilçe, belde ve mahallelerde hizmet veriyor. Buralarda yaşayan kişiler
