BİRLİKTELİĞİMİZ GÜCÜMÜZDÜR...


Özellikle sağlıkta dönüşüm programının eczanelerde oluşturduğu ekonomik kayıpların giderek büyümesi sonrasında, meslek örgütlerimizin öncelikli gündemi ilaç alım protokollerinde sağlanacak iyileştirmeler ve meslek hakkı talebimiz ile eczanelere katkı sağlayacak ,nefes aldıracak önlemler öne çıkmaktadır.
Meslek örgütlerimiz bir yandan günlük sorunların çözümü için çaba harcarken, diğer yandan da doğru ve akılcı öngörülerle geleceği şekillendirecek çalışmalarını büyük bir özveriyle sürdürmektedirler.
Meslek örgütlerinde görev yapan bizler, meslektaşlarımızın sorunlarının çözümüne katkı sağladığımızda büyük mutluluk duyuyoruz. Ancak, bazı sorunların çözümü için yasal düzenlemeler gerekiyor.
Sağlık hizmetlerinde yaşanan genel sorunların kalıcı çözümü ise siyasi otoritenin sağlık ve eczacılık alanına bakışı ile ilgilidir. Sağlık alanındaki temel politikaların belirlenmesinde yaşam pratiğini iyi bilen meslek örgütlerine yer verilmediği için uygulamada sorunlar oluşması kaçınılmazdır.
Her şeye karşın yılgınlığa kapılmadan haklı ve akılcı önerilerimizde ısrarcı olmak zorundayız. Geç de olsa haklı çıkacağımızdan ,hak ettiğimiz değeri göreceğimizden ve emeğimizin karşılığını alacağımızdan kuşkumuz yok.
Zaman zaman hak etmediğimiz eleştirilerle karşılaştığımızda canımız sıkılıyor ama yaptığımız çalışmalar karşılık bulduğunda yorgunluğumuz geçiyor , büyük mutluluk duyuyoruz. Yaşadığımız ve paylaştığımız her şey çok önemli…
Ama unutamadığımız özel anlar var elbette ;
*Ankara’daki “Artık Yeter” mitingine 20 otobüs dolusu meslektaşımızla giderken yaşadığımız coşku ,umut ve gururu, miting alanını dolduran binlerce eczacı ile birlikte hak arama mücadelemizi,
*Eczane kapatma eylemlerimizi ve o süreçte meslektaşlarımızın desteğini ve eczacı tabanının nasıl kenetlendiğini,
*Meslekte 30 yılını dolduran meslektaşlarımızın plaketlerini alırken yüzlerindeki mutluluk ve gururu,
*Haksız yere tutukluyken ziyaret edip destek ve moral verdiğimiz Prof.Dr.Tayfun Uzbay hocamızın özgür kaldığı ilk gün odamıza yaptığı teşekkür ziyaretinde yaşadığımız duygu selini,
*Şehir merkezine uzak ilköğretim okullarına götürdüğümüz ilk yardım dolaplarını teslim ederken yaşadığımız haklı gururu,
*Soma’daki faciada yaşamını yitiren madencilerin ailelerine yardım paketlerimizi teslim ederken yaşadığımız duygu yoğunluğunu,
*14 Mayıs eczacılık günü etkinliklerimize dahil ettiğimiz “Down Sendromlu” çocuklarımızın yüzlerine yansıyan mutluluklarını,
*Meslek içi eğitimlerimizin ve diğer etkinliklerimizin sonrasında bizlere “emeğinize sağlık” diyen ve bizleri yüreklendiren meslektaşlarımızın yaklaşımını,
*Bölge toplantılarımızda meslektaşlarımızın sıcak ilgisini,
*Aylarca süren uğraşlar ve mücadeleler sonunda resmi kurumları ikna edip muvazaalı bir eczanenin açılışının engellendiğimiz o an hissettiklerimizi,
*E.ü.Eczacılık Fakülte’mizde yenilediğimiz dersliğin açılışında yaşadığımız gururu tabi ki unutmamız mümkün değil.
Ancak , 2016 yılı içerisinde geçirdiği talihsiz kaza sonrasında sağ kolunu kaybeden genç meslektaşımız Ecz. Özge Gürsel’e katkı için başlattığımız destek kampanyamızı ve gösterilen yoğun ilgiyi apayrı bir yere koymalıyız.
Biz eczacıların nasıl büyük bir aile olduğumuzu, yaşadığımız tüm olumsuzluklara rağmen meslektaşımız söz konusu olduğunda nasıl kenetlendiğimizi, genç meslektaşımızın yaralarını sarıp ona nasıl sahip çıktığımızı ise hiç ama hiç unutmayacağız.
Sevgili Özge’yi gülümseyen yüzü ile görevinin başında mesleğini yaparken gördüğümüz an mutluluğumuz katlanacak.
ülkenin her yanından irili ufaklı katkılar ile , 18 gün gibi kısa bir sürede hedefine ulaşan kampanyamıza destek veren ve birlikteliğimizin en önemli gücümüz olduğunu bir kez daha kanıtlayan herkese sonsuz teşekkürler…
Bu süreçte hı