BÜYÜK KONGRE NOTLARI
15-18 Aralık tarihlerinde Ankara'da gerçekleşen 35.TEB Büyük Kongresini ve seçim sonuçlarını çok daha önce değerlendirecektik.Ancak 20 Aralık 2005 tarihinde tüm kurumlarda ortak uygulanmasına başlanan yeni Bütçe Uygulama Talimatı çalışmaları değerlendirmeyi bugüne bıraktı.
Bugüne kadar hastalarla yaşadığımız ,
-Reçetenizdeki şu ilaç için bu kadar fark ödemeniz gerekiyor.
-İlacınız henüz bitmediği için veremiyoruz.
-Reçetenizin eksikliği var doktorunuza şu ibareyi ekletin gibi süregelen hasta-eczacı diyalogları,
-Bu teşhisle bu ilacınızı veremeyiz
-Reçetedeki ilacınızı verebilmemiz için uzman doktora yazdırmalısınız.
-Provizyon sistemi çalışmıyor,daha sonra uğrasanız
-Artık uzun süreli tedavi yok, şeklinde uzayıp gidiyor.
İzmir Eczacı Odası olarak 20 Aralık tarihinden bugüne tüm kurumlarla toplantılar yapıp sıkıntıları en aza indirmek için ortak aklı ve ortak uygulamayı şekillendirmeye çalışıyoruz.
Yaşanan bu yeni kaos ortamı sonrasında Büyük Kongrede yaşananları birkaç cümle ile özetleyecek olursak;
*Kongre süresince ülkenin neresinde görev yaparsa yapsın eczacıların hemen hepsi geciken geri ödemelerden ve kesintilerden büyük zarar gördüklerini ve acil çözüm bulunması gerekliliğini her konuşmada ifade ettiler.
*TEB yönetimlerinin eczacının sorunlarına daha duyarlı olması ve tabandan kopmaması gerekliliğinin altı çizildi.
*Eczacı kooperatiflerine destek olunması ve kooperatiflerin eczacının geleceği için önemi sıklıkla vurgulandı.
Ama Büyük Kongreye imzasını atan olay hiç kuşkusuz seçimlerdi.
Eczacı Odalarına koltuk vaad ederek son güne kadar netleşemeyen samimiyetsiz zihniyet iflas etti. Listelerin divana verilmesi sırasında aday olan bir grup saat 17.00'de listesini teslim ederken,17.45'e kadar pazarlıkları sürdüren diğer ekipte ciddi sorunlar yaşandı.45 dakikalık süreçte kendilerine verilen sözlerin yerine getirilmediğini düşünen bir grup eczacı odası önce üçüncü bir liste ile seçime girme yönünde yol alırken daha sonra ikna edilerek(!) mevcut listeye dahil edildi.
Delegelerin tercihlerine ipotek koyma çalışmaları da sonuçsuz kaldı.İnanmadıkları şeyleri savunan ve benim delegem sözünden çıkmaz, nereyi işaret edersem oraya oy verir diye konuşan bazı oda başkanlarına sağduyulu delegeler sandıkta yanıt verdiler.
Yıllardır eleştirdikleri yönetim anlayışının yanında yer alarak hızlı bir değişim yaşayanları ise kaygıyla ve üzülerek izledik.Bu kişiler seçimlerin gerçek mağlupları oldular.
Sonuç olarak; delegelerin büyük bir kısmı değişimden yana tercih belirttiler. Ama bu sayı eczacı tabanının gönlündeki yapının oluşmasına şimdilik ne yazık ki yetmedi.
Bu Kongre ve Seçimleri ; kazananların bir ölçüde kaybettiği, kaybeder görünenlerin ise önemli kazanımlar sağladığı bir kongre olarak tarihteki yerini alacaktır.
Herkes gördü ki ; listelere pazarlıkla girenlere ve hızlı dönüşüm yaşayanlara verilen yanıt adet tokat gibiydi.Koltuk vaadiyle son dakikaya kadar oyalananların ise küskünlükleri görülmeye değerdi.
İki yıl sonra eczacının haklarını savunacak ve değişimi yönetecek yapının oluşması ortak dileğimizdir.
Eczacı tabanının talepleri yönünde tavır sergileyen ve değişimden yana tercihte bulunanlara selam olsun
Saygılarımla,
Ecz. Tuncay SAYILKAN