GELECEĞİMİZ İÇİN...


Hepimizin sonucunu merakla beklediği (!) 2006 yılı sözleşme görüşmeleri tamamlandı ve ülke tarihinde ilk defa uygulanacak olan ‘’kademeli iskonto’’ modelinde uzlaşılarak imzalar atıldı.üstelik bu imzalar , Eczacı Odalarının büyük bir kısmının 2005 yılında yapılan %3.5 oranındaki iskontonun üzerine çıkılmamamasını belirtmeleri ve konuyla ilgili ortak tavırlarını farklı yöntemlerle de olsa beyan etmelerine rağmen atıldı.İmzalanan sözleşmedeki koşullar 23-Mart-2005 tarihinde yapılan başkanlar danışma toplantısına göre önemli farklılıklar içeriyor.Ankara’daki toplantıda başkanlara aktarılan eczanelerin yıllık ciro baremleri bu sözleşmede daha da aşağıya çekilmiş.Ayrıca yıllık eczane cirosunun % 85’i baz alınacak ifadesi de buharlaşmış.

Kuyuya atılan taş misali günlerdir bizleri meşgul eden bu model eczanelere nasıl yansıyacak , ülke insanına ve sosyal güvenlik kurumlarına ne tür kazanımlar sağlayacak ? Sosyal güvenlik kurumları eczanelere yaptıkları ilaç harcamalarında rahata erip derin bir oh çekecekler mi? Bu soruların yanıtlarını tabi ki zaman verecek.Ama gerçek olan ; sağlık hizmeti sunan bileşenler içerisinde en ciddi özveri bir kez daha ve sadece eczanelerden istendi.

Öncelikli olarak sosyal güvenlik kurumlarının 2005 yılı ilaç harcamalarına bakmak gerekiyor.İlaç fiyat karanamesi , kdv indirimi , ilaç fiyatlarında yaşanan indirimler ve kamu iskontoları sonrasında devlet ilaca 2005 yılında yaklaşık 9 milyon YTLya da 9 katrilyon TL ödemiş.SSK’nın 10-Şubat’ta başladığını ve mart ayı sonrasında yaygınlaştığını , resmi kurumların 2005 yılı ödemelerinin bir bölümünü yeni yıla bıraktıklarını da hesap edersek asıl rakamın daha yüksek çıkması kaçınılmazdır.

Yeni yöntemle eczanelerden yapılan ortalama iskonto oranı % 3,5 den yaklaşık olarak % 4.2 oranına yükselecektir.Yani geçen yıla göre % 0.75 lik bir artış sağlanması beklenmektedir. İlaç sektörünün ülkemizdeki büyüme hızı göz önüne alındığında bu orandaki iskonto artışının sosyal güvenlik kuruluşları için ne anlama geleceğini bilemeyiz.Ancak , her yıl yeni özveriler istenen ve binbir güçlükle mesleki yaşamını sürdürmeye çalışan biz eczacılar için olay tahammül edilemez noktalara taşınmaktadır.

İşte bu noktada ve Türkiye’nin ilaç harcamaları ortada iken , 2006 yılı için ‘’rekabet kurulu’nun görüş yazısını’’ öne çıkararak eczanelerden daha fazla iskonto istemek ne anlama geliyor? Neden sadece eczanelerden ilave iskonto isteniyor ? İlaç harcamalarında ciddi bir tasarruf düşünülüyor ise ; ilaç firmaları ve dağıtım kuruluşlarına neden dokunulamıyor?

Acaba , eczaneler dışarıdan bakıldığında çok büyük paralar kazanan işletmeler gibi mi görülüyor
Ya da biz içinde bulunduğumuz durumun zorluğunu ve sıkıntılarımızı karşımızdakilere iyi anlatamıyormuyuz?

Yeni sözleşmedeki koşullarda 2005 yılı rakamlarına göre ; yıllık 220.000 YTL (ya da aylık cirosu 18.5 YTL) olan eczaneler %3 , yıllık cirosu 440.000 YTL (ya da aylık cirosu 35.7 YTL) olan eczaneler %3.5 iskonto yapacaklar.Bu iki gruba giren ve yaklaşık olarak Türkiye’deki mevcut eczanelerin yaklaşık %60 ını oluşturduğu iddia edilen küçük ve orta ölçekli eczaneler için çok önemli bir değişiklik yaşanmayacak.İşte asıl tehlike de budur.Çünkü gelecekte karşımıza çıkması muhtemel ihale usulü iskontolar , en yüksek iskontoyu veren eczane ile sözleşme yapılması gibi tehditlerinin de bu şekilde önü açılacaktır.

İzmir Eczacı Odası olarak öncelikli olarak hukuk mücadelesinin yapılması gerekliliğine inanıyoruz.Sosyal güvenlik kuruluşlarının hizmet satın aldığı diğer iş kolları örnek gösterilebilerek dava açılabilir diye düşünüyoruz.Bu konuda hukuk danışmanımıza görev verdik.

Bu gün eczaneler arasında oluşturulmak istenen sınıfsal farklılık gelecekte karşımıza farklı maskelerle çıkacaktır.
Sorun hepimizindir ve söz konusu olan eczacılık mesleğinin geleceğidir. Artık ‘’bana dokunm