HAK ARAMA SÜRECİ !


21-Aralık-2008 Pazar günü Ankara’da gerçekleşen görkemli "artık yeter"mitingi ülkemizde örgüt tarihinin en geniş katılımlı kitlesel eylemiydi. Bu tablo eczanelerde yaşanan sıkıntıların bizleri nasıl bunalttığının , yaşadığımız sorunların tahammül sınırlarımızı ne derece zorladığının  geleceğe güvenle bakamadığımızın açık ifadesiydi.

Eylemlilik çağrılarımıza eylem için henüz erken olduğunu , üye tabanının yeterince bilgilendirilmesinden daha sonra takvim belirlenmesini önerenlere en güzel yanıtı ,koşulların zorluğuna bakmaksızın o gün kolej meydanını dolduran on binler verdi.İşte bu yüzden de tarihi mitingin gerçek kahramanları onlardır.

Mitingdeki  yüksek katılımı ve coşkuyu gördüğümüzde bir kez daha keşke demekten kendimizi alamadık. Keşke dedik , bu hak arama mücadelsesini 2008 yılının Temmuz ve Ağustos aylarında yani ek protokolle sonuçlanan süreçte ve doğru zamanda değerlendirebilseydik…

Miting eylem sürecinin başlangıcıydı sadece. Asıl olan hak arama eyleminin devamlılığıydı. Eczacılık mesleğini onurlu bir şekilde sürdüreceğimiz koşullar oluşana kadar mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir.

Bizler kamu kurum ıskontosu uygulamasındaki kayıplarımızın, muayene ücreti tahsildarlığı dayatmasının,avans uygulamasındaki ısrarın, ilaç takip sisteminin getireceği olumsuzlukların ,ortaklık adı altında eczanelerimize göz dikilmesinin ve daha bir çok sorunun acilen çözümünü istiyoruz.Ama temel olarak aldığımız eğitimin karşılığını vermek ,eczacılık mesleğimizi ve halka sunduğumuz danışmanlık hizmetimizi sürdürmek istiyoruz.

Miting öncesi bir araya geldiğimiz Ege üniversitesi Eczacılık Fakültesi  öğrencilerine ’’ bu hak arama mücadelesi hepimiz için ama aslında büyük ölçüde  sizler için, sizlere aldığınız eğitimin karşılığına yakışır bir meslek ve gelecek bırakmak için’’ demiştik. Onlar da gereğini yaptılar ve dört otobüsü doldurarak bizlerle birlikte mitinge katıldılar. Genç eczacı adaylarının heyecanını ve mesleğe coşkuyla sahip çıkışlarını gördükten sonra umutlarımız daha da arttı.

İçinde bulunduğumuz  eylem sürecini var olma mücadelesi diye özetleyebiliriz aslında. Bizleri bölmek ,siyasi ve psikolojik unsurlarla yıldırmak isteyeceklerdir .Bu nedenle tüm meslektaşlarımızın bu güne kadar sergiledikleri örgüt bilinci ile üzerine düşen sorumluluğu ortaya koyması gerekiyor.Aksi halde bir daha hak aramaktan , dayatılanlarda karşı durmaktan söz etmek olanaksız olacaktır.

Son günlerde özellikle bir kısım (?) medyada e-sözleşme çığırtkanlığı ısrarla öne çıkarılıyor. Eczacıları bölüp yönetme ve örgütsüz hale getirme  çabaları açıkça görülüyor. Bilmiyorlar ki eczacılar bu oyuna gelmeyecekler ve geleceğe umutla bakmak için bu haklı mücadeleyi hep birlikte vereceklerdir. Çünkü bizler günü kurtarmak için değil,geleceğimiz için bu yola çıktık.

Özetle , Eczacı tabanı miting ve sonrasında tam anlamıyla üzerin düşenleri yerine getirmiştir ve getirmeye de devam etmektedir. Bundan sonra önemli görev meslek  örgütü yöneticilerindedir. Yaşanan sıkıntıların son bulması ve aydınlık günler , izlenecek doğru politikalar ve kararlı karşı duruş sonrasında gelecektir.

Saygılarımla...

Ecz.Tuncay Sayılkan