KADEMELİ TAVİZ !


Bu ülkede yaşayan ve ilaç sektöründe yer alan herkes çok iyi biliyor ki; son yıllarda ısrarla gündemde tutulan sağlıkta tasarruf konusu denince nedendir bilinmez sadece ilaç konuşuluyor.

Sağlık harcamalarının tamamı yeterince sorgulanmıyor. Görüntüleme merkezleri,özel hastane ve polikliniklerden alınan hizmete ödenen bedel gündeme getirilmiyor.Sürekli olarak ilaç harcamalarında tasarruf konuşuluyor.

İlaçta tasarruf denince de; ilaç firmaları ve dağıtım kuruluşları yerine sadece eczaneler hedef alınıyor. Açıkçası ilaca ödenen para değil ama eczaneye ödenen para göze batıyor.

Bilindiği gibi özellikle resmi kurumlara yapılacak iskonto oranında uzlaşılamadığı için 2006 yılı sözleşmelerinin imzalanması gecikiyor.

Bağ-Kur’la 2006 yılı için % 3.5 iskonto oranı ile sözleşme yapılmış olmasına ve hizmetin sürdürülmesine karşın,başta Maliye Bakanlığı olmak üzere diğer kurumlar rekabet kurulunun tavsiye kararını dayanak göstererek yeni sözleşmelerde “%3.5 oranından az olmamak üzere iskonto yapılır” ısrarını sürdürüyorlar.

23 Mart 2006 Perşembe günü Ankara’da Türk Eczacılar Birliği’nce düzenlenen Eczacı Odaları Başkanlar Danışma Toplantısında ise Maliye Bakanlığı ile Türk Eczacıları Birliği arasında sürdürülen görüşmeler sonuncunda ortaya çıkan kademeli iskonto önerisi anlatıldı.

İspanya’da da uygulandığı söylenen bu modelde , eczanelerin 2005 yılı cirolarına göre iskonto yapılması esasına dayanıyor. Eczanelerin yıllık satışlarından oluşan 2005 cirolarının % 85’inin baz alınacağı sistemde ; yıllık cirosu (yaklaşık olarak)


0 - 240.000 YTL arası cirosu olan eczaneler ----------- % 3

240.000 - 480.000 YTL arası cirosu olan eczaneler --- % 3.5

480.000 - 600.000 YTL arası cirosu olan eczaneler ---- % 4 ve

600.000 YTL’nin üzerinde cirosu olan eczanelerin ------ % 4.5 iskonto yapması öngörülüyor.Mevcut ilaç pazarının tamamını bu modelle değerlendirirsek 2006 yılı için eczanelerce yapılacak iskonto oranı ortalama % 4.1’e gelmektedir.

Ayrıca ; yaklaşık olarak

%3 ’ lük grupta 7700-7800 eczane

% 3.5’ luk grupta 7500-7600 eczane

% 4’ lük grupta 3800-3900 eczane

% 4.5’ luk grupta 2100-2200 eczane yer alacaktır.

İlk bakışta az kazananın az,çok kazananın çok iskonto yapacağı ve içinde sosyal adalet olgusu barındırdığı izlenimi uyandıran bu modelin aslında çok ciddi karmaşa ve uygulama güçlüğü yaratacağı da herkesçe bilinmekte.

Mesela; bu modele göre yeni açılan ama yüksek ciro yapan eczaneler ,semtlede görev yapan ve düşük cirolu eczanelerle aynı oranda yani %3 iskonto yapacak.Ayrıca yıllık ciroların belirleneceği 2005 yılı vergiye esas ciroları oluşturan rakamların vergi dairelerinden alınması ve farklı kurumlara nasıl sunulacağı ise ayrı bir muamma.Bir başka önemli konu da eczaneler arasında ciroya göre sınıfsal farklılık yaratılmasıdır.

Toplantıya katılan eczacı odalarının başkanlarının büyük bir kısmı bu modelle ilgili kaygılarını ve % 3.5 iskonto oranından taviz verilmemesi gerektiğini ısrarla vurguladı.Ancak bazı eczacı odalarının temsilcileri ( rekabet kurulu tarafından denetlenmenin getirdiği sıkıntıdan olsa gerek ) ilk toplantıdaki kararlılıklarını ne yazık ki sürdüremediler.Yani 11 Şubat 2006 tarihindeki ilk toplantıdaki kararlı duruş, 23 Mart 2006 tarihindeki toplantıda yerini uzlaşmaya yönelik bir eğilime bırakmıştı.Sıkça vurgulanan bir başka konu ise ,sözleşmelerde %3.5 oranının üzerinde iskontoda ısrarcı olunması durumunda hep birlikte tavır konması noktasında üyelerin tamamının tutulamayacağı kaygısıydı.

Oysa benzer kaygının daha fazlasını sosyal güvenlik kuruluşlarının da göze alması gerekiyor. ülkenin tamamında ilaç hizmetinin (kısmen de olsa) aksamasını vatandaşa kimler ve nasıl anlatabilecektir.

Görünen o ki ,son günlerde eczaneler üzerine oynanan