NELERİ DEĞİŞTİREBİLİRİZ !
Sağlık hizmetlerinin alınmasını belirleyen tasarruf amaçlı kurallar arttıkça eczanelerde yaşanan sıkıntı da büyüyor.Eczanesinde kuralları takip eden ve hasta ile karşı karşıya kalarak bunalan eczacının tepkisi de her geçen gün artıyor.Artan tepkinin bir kısmı da eczacı örgütüne yöneliyor.Burada en önemli konu ise eczacı örgütünün neleri değiştirebileceğinin iyi bilinmesidir.
Değiştirilebileceklerin başında kurumlarla imzalanan sözleşmeler gelmektedir.Son yıllarda bizleri sıkıntıya sokan ya da uygulamada güçlük yaşadığımız sözleşmelerin nedeni eczane pratiğinden uzak kişilerce hazırlanmış olmasıdır.
İzleyenler bilirler özellikle 2006 SSK Sözleşmesi çıktığı günden bu yana bir çok anlaşılmaz maddenin değiştirilmesi için Eczacı Odaları olarak üzerimize düşenleri yaptık. 9-10 Haziranda Kuşadasında gerçekleşen 1.bölgelerarası toplantıda eczacı odalarının tamamı bu konu ile ilgili görüş ve eleştirilerini TEBne ilettiler.
Birlikte gördük ki, hasta ve eczacı açısından sorun oluşturan birçok hüküm daha sonra değişikliğe uğradı.Gönül isterdi ki sözleşme imzalamadan önce eczane pratiği olan meslektaşlarımızdan görüş alınsın ve bu kaos ortamı yaşanmadan, eczanelerde sıkıntı yaratmayan hükümleri içerecek şekilde hazırlansın.
Umarız önümüzdeki yıllarda bu uyarımız ciddiye alınır.Aksi halde 35 milyon insanın sağlık hizmeti aldığı ve 22.000 eczanenin hizmet sunacağı koşulların belirlemesi sonrasında hep birlikte sıkıntı yaşarız.
Bazı meslektaşlarımızca her yıl biraz daha tasarruf amaçlı hazırlanan Bütçe Uygulama Talimatları nedeniyle bile eczacı örgütleri suçlanıyor.Gariptir daha önce eczacı odasında görev yapan meslektaşlarımız bile Bütçe Uygulama Talimatının bazı kuralları için kendi örgütlerini sorumlu tutuyor.Öncelikle Bütçe Uygulama Talimatının kimler tarafından ve nasıl hazırlandığını bilmek gerekiyor.İlacın en büyük alıcısı devlet ilaç alım kurallarını kendisi belirliyor ve yayınlıyor.Eczacı ve hekimlerin görüşleri alınmadığı için de uygulamada bir çok sorun ortaya çıkıyor. Bütçe Uygulama Talimatlarının hastayı sıkıntıya sokan hükümleri ise süreç içinde değiştiriliyor.Yani değişiklik yapılabilmesi için hastanın mağdur olması gerekiyor!
Ancak kurumlarla imzalanan sözleşmelerde aynı durum söz konusu değil.Sözleşmeye eczacı örgütü de imza koyduğu için kuralların belirlenmesi aşamasında eczane pratiği olan meslektaşlarımızın görev alması ya da eczane pratiği olan meslektaşlarımızdan görüş alınması kaçınılmazdır.En son 2006 SSK Sözleşmesinde yaşanan sıkıntılar ve eczacı örgütlerinin müdahaleleri sonrası gelinen nokta hepimizce bilinmektedir.
Son yıllarda en çok sorun yaşadığımız kurum SSK olarak karşımıza çıkmaktadır.33 yıl aradan sonra tanıştığımız bu kurum farklı yasası ,kendine özgü uygulamaları ve katı kuralları nedeniyle birçoğumuz tarafından yadırganmaktadır.Geçmişte Bağ-Kurda benzer sorunları uzun yıllar yaşayarak deneyim kazanmış olabiliriz.Ancak,bugün eczacılık mesleğinin sürdürülmesindeki zorluklar nedeniyle aynı uzun geçiş süresini SSKda yaşama tahammülümüz bulunmamaktadır.Bu nedenle,kurumda yaşanan sorunların çözülmesi için eczacı örgütlerinin ve eczacıların çabalarının yanı sıra kurum yetkililerinin de özveride bulunması kaçınılmazdır.
Örgütün güçlenmesi önümüzdeki süreçte çok önemlidir.Çünkü zincir eczane senaryolarının dillendirildiği bu süreçte her zamankinden daha çok örgütlü ve birlikte olmamız gerekmektedir.Bizler yasada yer alan Eczanenin Sahibi ve Mesul Müdürü Eczacıdır ilkesinden hiçbir koşulda vazgeçmemeliyiz.6197 sayılı yasanın güncellenmesi sürecinde bu ifadenin aynen kalması eczacılık mesleğinin geleceği için vazgeçilmezdir.
üyelerin kendi örgütlerini eleştirmesi son derece doğaldır.Ancak örgütlü olmanın önemini bilerek ve öneri sunarak eleştiri yapmak örgütü güçlendirecektir
Çok zorlu geçeceğini düşündüğümüz önümüzdeki dönemde kendi örgütlerimiz o