ÖNCELİKLİ GÖREV


Untitled Document

ÖNCELİKLİ GÖREV 

Bu ülkede serbest eczacılar ve 45 eczacı odasının yöneticileri özellikle son yıllarda büyük sıkıntılar yaşıyor. ülkemizde hızla yaşanan değişim ve dönüşüm her alanda olduğu gibi eczacılık mesleğini de etkiliyor. Hemen hergün ilaç ve eczacılıkla ilgili yeni uygulamalar ard arda gündeme geliyor. üstelik bu uygulamaların tamamına yakını tasarruf amaçlı. Sene başında hazırlanan Bütçe Uygulama Talimatı sürekli değişikliğe uğruyor.

Her yıl olduğu gibi bütçeden sağlık harcamalarına yeterli pay ayrılmadığı ve sosyal güvenlik kuruluşlarına ek kaynak sağlanmadığı için, özellikle altıncı ay sonrası resmi kurum ödemelerinde önemli gecikmeler yaşanıyor. İlacın en büyük alıcısının devlet olduğunu düşündüğümüzde eczanelerin ekonomik sıkıntıya düşmesi kaçınılmaz oluyor.

Eczanelerinde bu sıkıntıyı yaşayan eczacı odası yöneticileri ise durumun ciddiyetini bildikleri için, yetkileri ölçüsünde girişimlerde bulunuyorlar. Siyasilere, kurum yetkililerine yaşananları aktarıyor, basın açıklamaları ile kamuoyunu bilgilendiriyor ve faks çekme benzeri eylemleri organize ediyorlar.

Tüm bu girişimler ödeme gecikmesi sorununu çözmüyor, sadece bir süre erteliyor. Bir sonraki yıl aynı senaryo tekrar sahneleniyor.

 

Aslında kamu ödemelerindeki gecikmelere kalıcı bir çözüm bulunmak zorunda.

Resmi kurum ödemelerinde yaşanan gecikme sorunu yaklaşık olarak 15 yıllık bir süreci kapsıyor. Her yıl eczacılar için biraz daha olumsuzlaşarak bu günlere gelindi. Eczacılar yaşadıkları ekonomik sıkıntıların artması sonucunda mesleklerini güçlükle sürdürüyorlar. Yani bugün eczacının öncelikli sorunu kamu ödemelerindeki gecikmelerdir.

Başta TEB ve eczacı odaları olmak üzere tüm eczacı örgütleri bu öncelikli sorunun çözülmesi için çaba harcamalıdır.

6643 sayılı yasa ile eczacı örgütlerine “üyelerinin çıkarlarının korunması” görevi verilmiştir.

Son yıllarda eczacı meslek örgütleri fazla iyi niyet göstermiş ve öncelikli görev olarak devletin kaynaklarının doğru kullanılması ve sağlık harcamalarının denetlenmesi suretiyle tasarruf sağlanması yönünde öneriler sunmuşlardır. Buna ek olarak, meslek örgütünde görev süresi uzadıkça eczane pratiğinden ve tabandan uzaklaşılmış, devletin ilaç harcamalarında nasıl tasarruf sağlayacağı öncelikli görev olarak öne çıkmıştır.

 

Devletin kaynaklarının doğru kullanılması, akılcı ilaç kullanımı ve ilaç savurganlığının engellenmesi tabii ki hepimiz için çok önemli. Ancak ödeme gecikmeleri sonrasında eczacıların meslek yaşamlarını sürdüremez hale gelmesi de büyük önem taşıyor.

 

Bugün eczacıların yaşadığı sıkıntılı dönemde eczacı meslek örgütlerinin üyesine güven veren, güçlü ve kararlı bir duruş sergilemesi gerekiyor. En son yaşadığımız olay sonrasında devletin ilaç harcamalarını denetlemek için önerilen, büyük para ve emek harcanarak kurulan RKü, ani bir karar ile gündemden kaldırılmıştır. Bir meslektaşımızın deyimi ile RKü bir gecede Ankara'nın en büyük “internet cafe'si” haline getirilmiştir. Eczacı meslek örgütü saygınlığı büyük yara almıştır. Gerekçesi ne olursa olsun bu projenin iptali sonrasında eczacıların heba olan kaynaklarının hesabı verilmelidir.

 

Her yıl yapılan bütçeden sağlığa ve sosyal güvenlik kuruluşlarına daha fazla pay ayrılması için çalışmalar yapılmalı, eczacıların sağlıklı bir ekonomik yapıya kavuşması için çaba gösterilmelidir.

 

Daha fazla gecikmeden eczacı örgütlerinin var olma nedeni olan eczacıların resmi kurum ödemeleri konusu çözülmelidir. Bu tüm eczacı örgütü yöneticileri