RKÜ İPTALİ VE SONRASI
Gündeme geldiği andan itibaren eczacı kamuoyunda oluşturduğu farklı görüşlerle büyük tartışmalara neden olan Reçete Kontrol ünitesi 4 Temmuz 2004 Pazar günü tarihli 25512 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan yeni düzenleme ile devre dışı kalmış görünüyor.
üstelik bu gelişmeler TEB'in RKü Uygulamasına 15 Temmuz 2004'te 11 ilin daha eklendiğini duyurduğu bir süreçte yaşandı.Yani TEB ve Maliye Bakanlığı'nca çok kısa bir süre önce imzalanan protokol havada kaldı.
Tüm bu olup bitenler sonrasında bir durum değerlendirmesi yapmak gerekiyor.
Siyasi otorite 10 yılı kapsayan bir protokole rağmen geri adım atıyor ve RKü nin uygulamadan kaldırma gerekçesi olarak ;uygulamanın pratikteki güçlüğünü,eczacı tabanındaki farklı görüşleri öne sürüyorsa burada sorgulanması gereken en önemli konu bu projeye yapılan masrafların nasıl telafi edileceğidir.Protokole imza atan taraflardan biri olan Maliye Bakanlığı mı,yoksa eczacılar mı bu yükü taşıyacaktır ?Ayrıca ,bu uygulama için istihdam edilen meslektaşlarımızın durumu ne olacaktır?Hizmet satın alınan bilgisayar firmasına süreç içinde yapılması gereken ödemelerin akibeti ne olacaktır ? Bu soruların ivedilikle yanıtlanması gerekiyor.
RKü Uygulaması birtakım çekinceler öne sürülerek iptal edildiyse o zaman yukarıdaki sorulara cevap bulmamız gerekiyor.
Hepimiz çok iyi biliyoruz ki ,bu projeye harcanan para eczacının parasıdır,ben yaptım oldu mantığıyla buharlaşması kabul edilemez.Büyük emek harcanarak yapılan ciddi yatırımların hangi yasal dayanakla yapıldığının hesabı verilmelidir.
Bizi asıl kaygılandıran ise , uygulamanın iptalinden sonra yaşanmasını arzu etmediğimiz tehlikeli gelişmelerdir.
Açık söylemek gerekirse ,bir çok eczacı kendisine ek sıkıntılar getireceğini düşündüğü uygulamanın iptalinden memnun olacaktır.Ancak ,mesleğimizin geleceği adına gelişmelerin arka planının iyi değerlendirilmesi gerekiyor.Şöyle ki;
RKü nin iptali sonrası farklı endişelerimiz oluştu. Alt yapısı hazırlanmış böylesine ciddi bir uygulama (hazır eczacı örgütleri bu konuda görüş birliği oluşturamamışken) özel bir kuruluşa teslim edilebilir mi? Bu kuruluş , ilaç ve eczacılık sektörünü yakından izleyen bir kuruluş olabilir mi?
Yani, eczacılara sıkıntı yaratması beklenen bu uygulama tekrar gündeme gelecek ve uygulama eczacı örgütleri dışına taşınacak mıdır?
Tüm Türkiye'deki eczanelerin reçete bilgileri bu özel kuruluşun eline geçebilir mi?Bu bilgiler, süreç içerisinde farklı niyetlerle kullanılabilir mi?
İşte büyük tehlike o zaman ortaya çıkacaktır.Eczacıların RKü ne olan tepkilerinin yoğunlaştığı bir dönemde olup bitenleri anlamlı buluyoruz.
Böylesine önemli bir süreçte ;başta eczacı örgütlerinin yöneticileri olmak üzere hepimiz gelişmeleri yakından izlemeli , eczacının zararına olabilecek her türlü değişikliğe hep birlikte tepki göstermeliyiz.
Saygılarımla,
Ecz. Tuncay SAYILKAN